Diyanet İşleri Başkan Erbaş, Ankara’da Aşağı Eğlence Camii’nde hutbe irad etti
2023-03-03 - 16:59
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ankara’nın Keçiören ilçesinde bulunan Aşağı Eğlence Camii’nde “Müslümanlar Birbirinin Umududur” başlıklı hutbe irad etti, ardından Cuma namazı kıldırdı

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ankara’nın Keçiören ilçesinde bulunan Aşağı Eğlence Camii’nde “Müslümanlar Birbirinin Umududur” başlıklı hutbe irad etti, ardından Cuma namazı kıldırdı. Burada Başkan Erbaş'ın irad ettiği hutbe şöyle:

“Bizler için ayrı bir kıymeti olan üç aylardan Şaban ayının ortalarına yakınlaştık elhamdülillah. Şaban ayının 15’ine denk gelen Berat gecesini inşallah Pazartesi akşamı hep birlikte idrak edeceğiz. Nice hikmet ve bereketle dolu olan Berat gecesine Cenab-ı Hak hepimizi sağlık ve afiyet içerisinde ulaşmayı nasip eylesin. Ruhumuzu inciten her türlü hatadan, yaratılış gayemize ve Rabbimizin rızasına yakışmayan her türlü kötülükten berat etmek için büyük bir fırsat olan Berat gecemiz mübarek olsun. Yüce Rabbimiz her hikmetli işin kendisi tarafından taksim edildiği bu mübarek geceyi, millet olarak yaşadığımız tarihin şahit olduğu en büyük depremler sebebiyle mahzun olan gönüllerimize, acıyla kavrulan yüreklerimize bir teselli ve inşirah, geleceğimize yönelik bir umut vesilesi kılsın inşallah.

Aziz Müslümanlar!

Hayat rehberimiz Kur’an-ı Kerim’de Yüce Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: “Allah’ın rahmetinden umut kesmeyin.”  Evet, Allah’a inanan ve O’na sığınan bir müminin gönlünde umutsuzluğa yer yoktur. Zira umuttur insanı yaşatan. İyi ve güzel olanı ummaktır hayata bağlayan. Umut, asla gerçeklerden kaçış değildir. Bilakis umut, tam bir teslimiyetle Allah’a dayanmak, sımsıkı bir şekilde azme sarılmak, hikmete ram olmaktır. İstiklal marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un mısralarında; “Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete ram ol. Yol varsa budur. Bilmiyorum başka çıkar yol.” diye dile getiriyor.

Geçmişin acılarını unutmadan kararlılıkla ayağa kalkmak, istikbali bugüne çağırmaktır. Dertlerimiz ne kadar büyük, sıkıntılarımız ne kadar fazla olursa olsun kainatın yegane yaratıcısı olan Rabbimizin rahmet ve mağfiretine sığınmaktır umut. Varlık aleminde hiçbir şeyi başıboş bırakmayan hikmet ve kudret sahibi Yüce Mevla’mızın inayet ve keremiyle nefes almak, huzur ve güven bulmaktır umut.

Kardeşlerim!

Aynı Allah’a, aynı Peygambere, aynı Kitaba inanan, aynı kıbleye yönelen Müslümanlar, birbirinin umududur. Her bir Müslüman, kardeşinin acısını kendi acısı bilir. Kardeşinin kederini kendi kederi görür. Bu bilinçle darda kalan kardeşinin her daim yanında olur. Sıkıntıyla örselenen ruhuna dokunur, garipleşen yüreğine derman olur. “Derman isterdim derdime, derdim bana derman imiş.” diyor ya şair. İşte bizler kardeşlerimizin dertlerine derman olmak için varız. Yaratılış amaçlarımızdan biriside budur.

Kardeşlerim!

Kardeşinin emaneti olan öksüz ve yetim yavrusuna uzanan bir şefkat eli, ona kol kanat geren bir koruyucu olur. İnanıyoruz ki her karanlık gecenin nurlu bir sabahı vardır. Yaşadığımız sıkıntılar da son bulacaktır Allah’ın izniyle. Bizim birliğimizle, beraberliğimizle, kardeşliğimizle, dayanışmamızla ve Rabbimizin her zaman rahmetine, merhametine sığınarak, “Allah bize yeter, O ne güzel vekildir. O ne güzel Mevladır, O ne güzel yardımcıdır!” diyerek göğüs geren, Allah’a olan sevgisinden ve güveninden güç alarak daima dimdik duran aziz milletimiz, bu günleri de aşacaktır inşallah. Yeter ki bizler, imanımızın gereği umut ve güveni, birlik ve beraberliği, muhabbet ve samimiyeti kuşanalım. Rabbimize dayanarak, kendimize güvenerek, kardeşlerimizle yardımlaşarak bu zor günlerin üstesinden gelmek için çaba gösterelim.

Aziz Kardeşlerim!

Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in bize öğrettiği şu duayla bitiriyorum: “Allah’ım! Sana yöneldik. İşimizi Sana havale ettik. Umut ve huşu içinde Sana sığındık. Bize yardım eyle ya Rabbi.”

  • Beğen
YORUM YAZIN