Pulur Sakyol Höyüğü'nde bulunan 'ok uçları' 5 bin yıllık tarihe ışık tutuyor
2021-09-23 - 22:37
Tunceli'nin Çemişgezek ilçesinde 1968-1974 yılları arasındaki arkeolojik kazılarda bulunan obsidyen, kemik ve metalden yapılmış 20 ok ucu, 5 bin yıl önceki medeniyetlerin kültürü hakkında önemli ip uçları veriyor.

Zengin florası, yaban hayatı varlığı ve biyolojik çeşitliliğiyle büyük öneme sahip olan Munzur, Hel, Yılan ve Sülbüs dağları arasındaki kent, tarihi, doğal ve turistik güzellikleriyle her mevsim gözde yerlerin başında geliyor.

Kente bağlı Ovacık ilçesinde Munzur Vadisi Milli Parkı, Munzur Gözeleri ve Kırkmerdiven Şelaleleri bulunurken, Keban Baraj Gölü kıyısında kurulu Pertek ilçesinde ise Sağman, Sungur Bey ve Çelebi Ağa camileri ile Pertek Kalesi tarihi ihtişamıyla göz dolduruyor.

Hozat ilçesinde yer alan Ergen Kilisesi ve Çemişgezek'teki İn Delikleri ve Tağar Köprüsü'nün yanı sıra yaylalarıyla göz kamaştıran Pülümür ilçesindeki tarihi Hatun Köprüsü ve Gelin Odaları geçmişin izini taşıyor.

Sahip olduğu tarihi güzellikleriyle turizm açısından büyük önem sahip olan kentte, 4 blok ve 5 bin 800 metrekare kapalı alandan oluşturulan Tunceli Müzesi de yazılı ve görsel alanlarının yanı sıra "Alevilik", "arkeoloji", "kütüphane" ve "etnografya" bölümleriyle ziyaretçilerin ilgi odağı oluyor.

Tunceli Müzesi vitrinlerinde 800 eser sergileniyor

Yöreye ait inanç ritüellerinin bal mumu heykeller kullanılarak sergilendiği müzede, kentin en eski tarihsel buluntularından taş aletler, pişmiş topraktan çömlekler ve çeşitli madenlerden yapılmış yaklaşık 800 eser ön plana çıkıyor.

Müzedeki koleksiyonlar arasında en çok ilgiyi çeken eserler arasında ise 1968-1974 yılları arasında Çemişgezek'teki Pulur Sakyol Höyüğü'nde yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen 5 bin yıllık ok uçları bulunuyor.

Keban Baraj Gölü kurtarma kazısında çıkarıldıktan sonra uzun yıllar Elazığ Müzesi'nde sergilenen ve geçen yıl resmi açılışı yapılan Tunceli Müzesi'ne taşınan ok uçları, yapıları ve büyüklükleriyle Demir Çağı ve Tunç Çağı hakkında önemli ip uçları veriyor.

Müzenin arkeoloji bölümünde sergilenen nadide eserler arasında yer alan ok uçları, dönemin insanlarının vazgeçilmez besin kaynağı olan hayvanların avlanmasında kullanılan önemli aletler arasında değerlendiriliyor.

Tunceli Müzesi'nde görevli arkeolog Özgür Şahin, AA muhabirine, kentte 1968-1974 yılında yapılan ilk arkeolojik çalışmanın Pulur Sakyol Höyüğü'ndeki kurtarma kazısı olduğunu söyledi.

Höyükteki buluntu ve kalıntıların kentin kültür tarihi açısından önemli olduğunu ifade eden Şahin, "Yakın döneme kadar ilimizde müzenin olmamasından dolayı buradaki kültür varlıkları çevre illerdeki müzelere taşınarak koruma altına alınmıştı. Ancak 2020'de Tunceli Müzesi'nin resmi olarak açılmasıyla buradan dışarıya giden kültür varlıkları ait oldukları topraklara geri getirildi ve müze vitrinlerinde sergilenmeye başladı." dedi.

 

 

  • Beğen
YORUM YAZIN